Güzelsu’nun Yeri: Antalya İli, Akseki İlçesinin merkezine 30 km uzaklıkta, eski adı Sülles olan köyün çevresinde bulunan kalıntılardır.
Bölgede Ele Geçen Yazıtlardan Biri |
Kalıntı Bilgileri: Şimdi Güzelsu olarak
türetilmiş ismiyle varlığını sürdüren köy Osmanlı kayıtlarında Sülles, Silles, Sülhas, Devam-ı Gebr olarak
geçmektedir. Bölgenin tarihi, kurulan kentlerin veya atılım yapan kentler
incelendiği taktirde birçoğunun Roma Döneminde kurulduğu veya ilerleme
sağladığı görülecektir. Bu yüzden Roma İmparatoru Sulla döneminde (MÖ.82-79) kentin kurulduğu veya gelişim gösterdiği
düşünülebilir. Köyün arkasındaki ‘Hisar
Dağı’nda ve Otluca - Haynalı
boğazı arasındaki yerleşim kalıntıları vardır.
Sayın Mustafa Yılmaz ve Osman Doğanay’ın bölgede yapmış olduğu
çalışmalarda kalıntılar hakkındaki bilgiler şöyledir:
Eski
adı Sülles olan Güzelsu Köyünde kayda değer antik yerleşim yoktur, fakat Haynalı (Otma Hoca/Otluca), Küçük Asar ve Gavurini Mevkilerinde yer yer duvar kalıntılarına rastlandığı köy
halkından öğrenilmiştir. Dağlık bir yamaçta kurulu olan köy, Akseki-Antalya
yolunun hemen solundaki Mahmutlar (Büros) Köyüne nazır bir konuma sahiptir.
Sülles Köyünden Akseki yönüne doğru giderken yol üzerindeki Sadıklar
(Gıravanda), Dikmen (Dedere), Dutluca (Gevles) ve Çanakpınar (Alavada) Köylerinden
geçilir.(1)
Sülles kalıntılarıyla ilgili diğer bir detaylı araştırma İlkçağ’da Akseki Bölgesi isimli
çalışmalarında Sayın Mustafa Adak hocamız ve yardımcıları tarafından
verilmektedir. Sülles’de bulunan kalıntıların Gündoğmuş ilçesi, Karadere köyü
yakınındaki yüksek tepe üzerinde bulunan Kasai
Antik Kenti ile bağlantılı olduğunu belirtmektedir. Ekibin bu buluntularla
ilgili yorumlarını direk aktarıyorum:
Güzelsu Mahallesi’nde bir bahçe duvarında
kullanılmış başka bir yazıt fragmanında Kasai kentinin en üst idari mercileri
Boule (Danışma Meclisi) ve Demos (Halk Meclisi) Aurelia Cassiana adında bir
hanımefendiyi onurlandırırken, Güzelsu yakınlarında ana kayalar üzerinde tespit
ettiğimiz üç adet sınır yazıtı, büyük ihtimalle Kasai’ın himayesinde olan ve
isimleri A, G ve K harfleriyle başlayan üç kırsal yerleşimin sınırlarını
belirlemektedir. Yine Güzelsu Mahallesi yakınlarında, Papaz Kayası olarak
bilinen mevkiinde bulduğumuz bir yazıt fragmanı ise Cassii soyadını taşıyan,
ama ön adları yazıtta korunmamış olan bir beyle eşinin büyük ihtimalle bir
tapınak inşası için 3000 denarii bağışladıklarını kaydetmektedir. Söz konusu
yapıya ait ve son derece kaliteli bir işçilik gösteren sütun tamburu ve
kaideleriyle arşitrav ve lento bloklarını geniş bir alana yayılmış olarak
görmek mümkündür. Aynı bölgede yükselen ve mevkiiye adını veren kaya kütlesinin
kuzey yüzeyindeki iki adet yazıtın, tapınak olduğunu düşündüğümüz yapının
ziyaretçileri tarafından kazındığını tahmin etmekteyiz. Bunlardan ilki Tykhe
adında bir hanımın eşi için yazdırdığı dokunaklı bir hitabı içermektedir: “Ey
Rufus, senden önce de senden sonra da başka biri olmadı”. İkinci yazıtsa
Modestus ve Celer adlarında iki beye ait duvar yazısıdır. Görüldüğü üzere ikisi
de resmi bir içerik taşımayan bu yazıtlar mümkün olduğunca çok okuyucuya ulaşma
amacıyla buraya kazınmış gözükmektedir. Bu varsayımımız doğruysa tapınağın bir
hayli ziyaretçisi olduğunu da söyleyebiliriz.(2)
Kaynak: (1)
Mustafa Yılmaz- Osman Doğanay / Akseki, İbradı ve Gündoğmuş (Antalya) Çevresi
Arkeolojik Çalışmaları (2) Prof. Dr.
Mustafa Adak, Yrd.Doç.Dr. Burak Takmer, Yrd. Doç. Dr. Ebru Akdoğu Arca / İlkçağ’da
Akseki Bölgesi
Taylan Köken
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder