30 Eylül 2013 Pazartesi

Harmandalı Kalıntıları / İZMİR / AİOLİS / Çiğli –Harmandalı Mevkii

Harmandalı’nın Yeri: İzmir İli Çiğli İlçesinin kuzeydoğusunda Menemen İlçesinin sınırlarından alınmış gibi duran Yamanlar Dağının eteğinde bir yerleşim yeridir. İzmir-Çanakkale Karayolundan kolayca erişilir. Günümüzün gelişimi içinde Çiğli yapılaşması içinde yok olmuştur.
Harmandalı Uydu Görüntüsü
Harmandalı Köyünün adı ve kalıntı bilgileri: Menemen Kazasının sınırlarında 19.yüzyılın ikinci yarısında ait olduğu cemaatinin adına alan tek yerleşimdir. Harmandalı ile ilgili ilk resmi kayıta 1890 Aydın Vilayeti Salnamesinde rastlanmıştır.
Harmandalı Cemaati Danişmendli Türkmenleri’ndendir. Bazı kayıtlarda Harbendeli veya Horbendeli olarak geçmektedir. Harbende: Farsça, eşek ve katır gibi hayvanların sürücüsü anlamındadır. Harmandalılar Manisa yöresinden gelerek Yamanlar’ın Batı yamacında Kocadere kıyısına yerleşmişlerdir. Günümüzde “Dere Evleri” veya “Sarıca Yörük Damları” olarak anılan eski yerleşim yerinden ayrılarak bugün Harmandalı ismini verdikleri yere taşınmışlardır. Yerleştikleri yerde bir han vardır. Handan geriye “Han Kuyusu” denilen bir kuyu kalmıştır. Tarihi bir yol üzerinde kurulan hanın varlığı, Harmandalı’nın 1km güneyinde Hayıtlıdere üzerinde bulunan tonozlu tarihi köprü ile kanıtlanmaktadır.
Diğer bir kalıntı ise Müslümanların Hayıtlı Dede, Hıristiyanların Agios Yannis Dede olarak andığı ve ziyaret ettiği bir türbe ve yanında ufak bir şapel kalıntısı bulunmaktadır. Köye yakın Evreşentepe yakınında defineciler tarafından talan edilmiş bir Tümülüs mezarı vardır.  

Kaynakça: Prof .Dr. Ersin Doğer – İlk İskânlardan Yunan İşgaline Kadar Menemen ya da Tarhaniyat Tarihi – Sergi Yayınevi -1998.

Taylan Köken

29 Eylül 2013 Pazar

Şehitkemal Kalıntıları / İZMİR / AİOLİS / Aliağa -Şehitkemal Köyü

Şehitkemal’in Yeri: Kalıntılar, İzmir İli Aliağa İlçesi Yukarı Şehitkemal köyünde ve çevresindedir. Köyün aşağı bölümü İzmir Çanakkale karayolunun yanındadır.
Şehitkemal Köyü Uydu Görüntü
Şehitkemal Köyünün Adı ve Kalıntı Bilgileri: Şehitkemal Köyünün eski adı Öküzköy’dür. Köy Karahasan Dağı’nın batı eteklerinde kurulmuştur. Köyün kurucuları Öküzler, Öküzlü, Öküz namında Erkad (Kürt) Yörükan taifesindendir.
Köyün yakın çevresinde görülen çanak çömlek parçaları Kyme Antik Kentine yakın konumdaki bu alanın iskân edildiğini göstermektedir. Köy yakınında daha önce ayrı maddede yayınladığımız Şehit Kemal Anıtı MÖ.400’lerden kalma Kymeli bir yöneticiye ait anıt mezardır.
Çevredeki küçük yerleşimlere anmak gerekirse; Köyün kuzeyinde Düldültepesi denilen yerde ve Şehitkemal-Güzelhisar yolu üzerinde Hacı Hasan çeşmesi yanındaki Sümbülbey Mevkinde küçük Roma Dönemi yerleşimleridir. 

Kaynakça: Prof .Dr. Ersin Doğer – İlk İskânlardan Yunan İşgaline Kadar Menemen ya da Tarhaniyat Tarihi – Sergi Yayınevi -1998.

Taylan Köken


28 Eylül 2013 Cumartesi

Çıtak Kalıntıları / İZMİR / AİOLİS / Aliağa –Çıtak Köyü

Çıtak Kalıntılarının Yeri: İzmir İli Aliağa İlçesi Çıtak Köyü çevresine dağılmış olan kalıntılar vardır.
Çıtak Köyü Uydu Görüntüsü
Çıtak Köy Adı ve Kalıntılar: Sırasıyla Güzelhisar Kazası, Foça Kazası, Menemen Kazası ve en son Aliağa İlçesine bağlanan bir köyümüzdür. Köy Derici Yörükleri tarafından kurulmuştur. Köy bugünkü yerine Dedeköy olarak anılan eski yerinden 150 yıl önce taşınmıştır. Köy başka köylerden göçler alarak gelişmiş ve karışmıştır. Dedeköy içinde bulunan hayli harp olmuş türbe Ahmed Dede türbesidir. Çıtaklılar bu türbeye Dedeoğlu Türbesi demektedirler.
Ahmed Dede (Dedeoğlu) Türbesi
Ahmed Dede (Dedeoğlu) Türbesi
Çıtak Köyü kalıntılarıyla ilgili bilgileri değerli hocamız Sayın Ersin Doğer’in Menemen Tarihi kitabından aktarıyoruz. Verilen bilgilere göre;
Çıtak Köyü ve çevresindeki ilk yaşam izleri MÖ.400 yıllarından kalmadır. Köyün güney kesimlerinde kalan Çingene Kalesi ve İvrindi Kalesi sur duvarları ve inşa tekniği olarak ve çanak çömlek tarihlemesi olarak MÖ.4.yüzyılda yapılmıştır. Bu kalelere yakın konumda çevreleri teras duvarlarıyla çevrilmiş, çoklu mezarlar da bu tarihten kalmadır. Mezarlar kaçak kazılarla iyice tahrip edilmiştir. Bu antik mezarların üzerinde günümüzde de ziyaret edilen Hıraz Dede yatırı bulunmaktadır.
Çal Göl
Çal Göl
Çıtak Yakını Tarihi Çeşme
İvrindi Kalesi ile Eski Çıtak Köyü arasında bulunan Çıtlak Mevkiinde ve Dumanlı Dağı (Antik Sardene) üzerindeki Çal Göl-Kiremitlik Mevkiindeki harabeler Geç Roma Döneminden (MS.3-6.yüzyıllar) kalma köylerdir. Yine köyün kuzeyinde bulunan Karaosmanoğlu ağılının çevresindeki kalıntılar ve su toplama barajı köyün Geç Bizans Döneminde (MS.12-13.yüzyıllar) iskân gördüğünün kanıtıdır. Köyün okulunun bahçesinde bulunan sütunlar ve sütun başlıkları Dumanlı Dağın kuzey yamaçlarında bulunan Kiliseyıkığı (Karadut) mevkinden getirilmiştir. Son olarak köyün çevresinde arazilerin yanlarında bulunan kayaların üzerinde sınır taşı yazılarının işlenmiş olması bölgenin Türkler öncesi kullanıldığının başka bir kanıtıdır.        

Kaynakça: Prof.Dr. Ersin Doğer –Menemen Tarihi- Sergi Yayınevi -1998 / www.panoramio.com (Resimler için Şenol Turgut’a teşekkür ederim.)

Taylan Köken

27 Eylül 2013 Cuma

Melengiç Sekisi Höyük / İZMİR / AİOLİS / Aliağa –Helvacı Köyü

Melengiç Sekisi Höyüğün Yeri: İzmir İli Aliağa İlçesi Helvacı Köyü sınırlarındadır. Höyük, Helvacı Köyünün kuzeyinde yer alır. Helvacı Höyük ile İzmir-Çanakkale Karayolu arasındadır.
Melengiç Sekisi Höyük
Melengiç Sekisi Höyük (Höyücek.2) Yüzey Araştırmaları Sonuçları: Menemen ve çevresinde yapılan araştırmalara göre Geç Kalkolitik ve Erken Tunç Çağlarına tarihlenen beş adet eski yerleşim yeri tespit edilebilmiştir. Bu yerleşimler arasında Helvacı Köyünde Höyücek adında iki höyük bulunduğundan bu höyük Höyücek.2 olarak adlandırılmıştır. Sayın Ersin Doğer ise höyüğü Melengiç Sekisi Höyük olarak isimlendirmektedir.
Höyük Prof.Dr. Recep Meriç tarafından 1983-1985 yıllarında yapılan Manisa-İzmir Yüzey Araştırmalarında tespit edilmiştir. Höyük Kalkolitik Çağın son dönemlerinden, Tunç Çağına kadar iskân edilmiştir. Erken Tunç malzemesi bölgede bulunan diğer höyüklerin malzemeleriyle aynıdır. MÖ.2000’li yıllara tarihlenen Gri Minyas seramikleri Panaztepe Höyük buluntularıyla benzerdir. Prof. Dr. Ersin Doğer ise; Höyük buluntusu Gri Minyas seramiklerinin madeni kap formunda olduğunu, höyüğün Orta Tunç ve Geç Tunç (MÖ.1900-1200) Çağlarında iskân edildiğini söylemektedir.. Melengiç Sekisi Höyüğün, Helvacı Höyücek ile birlikte çağdaş ve onun uydusu olabilecek küçük bir yerleşme olduğunu düşünmektedir.
Höyük üzerinde ağır bir tarla tahribatı vardır. Tarla olarak sürekli işlendiğinden, neredeyse düzleşmiştir. Höyük çok uzaklardan dahi seçilememektedir.   

Kaynakça: Prof.Dr. Recep Meriç –Manisa İzmir Yüzey Araştırmaları / Prof.Dr. Ersin Doğer –Menemen Tarihi- Sergi Yayınevi -1998 / www.izmirkulturturizm.gov.tr / www.tayproject.org

Taylan Köken

26 Eylül 2013 Perşembe

Balatçık (Palatia) Kalıntıları / İZMİR / AİOLİS / Çiğli- Balatçık Mahallesi

Balatçık Kalıntıların Yeri: Kalıntılar İzmir İli Çiğli İlçesi Balatçık Mahallesinde bulunmaktadır.
Balatçık Mahallesi Uydu Görüntü
Balatçık Kalıntıları ve Yüzey Araştırması Sonuçları: Sayın Prof.Dr. Recep Meriç’in 1986 yılında bölgede yapmış olduğu İzmir Manisa İlleri Yüzey Araştırmalarında Balatçık Köyünde bir yerleşim yeri tespit edilmiştir. Burada toplanan seramik parçaları Gri Monokrom ve Boyalı Arkaik Çağ malzemesidir.
Balatçık adı ise MS.13. yüzyılda bölgede bulunan Palatia adlı Bizans Dönemi iskânından gelmektedir. Palatia “Saraya Ait” anlamındadır. Demek ki bu verimli topraklar zamanında Bizans İmparatoru ve ailesine aitmiş. Geçen yüzyılda bölgede bulunan OPBA harfleri kazınmış taşlar (Horos Basilikon: Devlet Arazisi Sınırı) bölgenin saraya ait olduğunun başka kanıtıdır.
Balatçık 14.yüzyılda Çamaltı Tuzlası ürünlerinin köy yakınından geçen antik yolla Anadolu’ya taşınmasıyla varlığını sürdürmüştür. 16.yüzyılda Menemen’e bağlıdır. Cumhuriyet Döneminde Karşıyaka Kazasına bağlı olan Balatçık Köyü, son yıllarda Çiğli ilçe olunca mahalle olarak buraya bağlanmıştır.    

Kaynakça: Prof. Dr. Recep Meriç -5. Cilt1 Araştırma Sonuçları Toplantısı -1987 / Prof.Dr. Ersin Doğer –Menemen Tarihi- Sergi Yayınevi -1998.

Taylan Köken

25 Eylül 2013 Çarşamba

Tuzçullu Kalıntıları / İZMİR / AİOLİS / Menemen –Tuzçullu Köyü

Tuzçullu’nun Yeri: Kalıntılar, İzmir İli Menemen İlçesi Tuzçullu Köyünün çevresine yayılmıştır. Tuzçullu Köyü Menemen Ovası’nın İzmir Körfezi’ne yakın köylerindendir. İzmir Çanakkale karayolundan Çamaltı Tuzlası tabelaları izlenerek ulaşılabilir.  
Tuzçullu Köyü Uydu Görüntüsü
Tuzçullu Köyünün Adı ve Kalıntı Bilgileri: Tuzcu, Tuzcueli ve Tuzçullu adlarını kullanmış olan köy Bizans Döneminde beri işletilen Batı Anadolu’nun en büyük tuzlasından almaktadır. Tuzla, Bizans Döneminde Halike, Saruhan Beyliği ve Osmanlı Döneminde Menemen, günümüzde ise Çamaltı Tuzlası olarak anılmaktadır. Tuzçullu köylüleri atalarının Bohurcu (Buğurcu) olduklarını, yani deveci olup tuz taşıyan esnaflardan geldiklerini söylemektedirler. Osmanlı belgelerinde deve yetiştiren ve bazı vergilerden muaf olan “Buğurcu Araplar” veya “Urbân-ı buğurcuyân” adında zümreler vardı.
Değirmentepe köyün batısındadır ve köyün içme suyu bu tepenin eteklerindeki kaynaklardan sağlanmaktadır. Değirmentepe üzerinde Karaağaç Dede (Kara Dede) adında bir yatırın defineciler tarafından talan edilmiş mezarı vardır. Bu türbenin olduğu alan küçük boyutlu da olsa MÖ.400’lerden Osmanlı Dönemine kadar iskân görmüştür.  

Kaynakça: Prof .Dr. Ersin Doğer – İlk İskânlardan Yunan İşgaline Kadar Menemen ya da Tarhaniyat Tarihi – Sergi Yayınevi -1998.

Taylan Köken

24 Eylül 2013 Salı

Telekler Kalıntıları / İZMİR / AİOLİS / Menemen –Telekler Köyü

Telekler’in Yeri: Kalıntılar, İzmir İli Menemen İlçesi Telekler Köyünün çevresine yayılmıştır. Telekler Köyüne, Süleymanlı Köyünden gidilmektedir.
Telekler Köyü Uydu Görüntü
Telekler Köyünün Adı ve Kalıntı Bilgileri: Telekler Köyü geçen yüzyılda Tellaklar veya Dellaklar olarak geçmektedir. Molla Halil Çiftliğinin yanında bulunan ılıca, şifalı sıcak sular ve hamamlardan yararlanıldığından köyün adı Tellaklar olmuştur. Telekler Mezarlığının Gediz Irmağına yakın olduğu düşünüldüğünde köyün yayılım alanının genişliği anlaşılacaktır.
Köyün kalıntılarına gelince Alaniçi Ovacığına yakın Hayıtlıgöl ve Çingenalanı içindeki küçük bir su kaynağının çevresinde Roma Dönemi Yerleşim harabeleri vardır. Ayrıca köyün sınırları içinde kalan Gediz Ovasına bakan ve Temnos Antik Kenti’nin kurmuş olduğu gözetleme kuleleri Yarentepe, Çınarlıtepe ve Köştepe üzerinde sıralanmıştır. 

Kaynakça: Prof. Dr. Ersin Doğer – İlk İskânlardan Yunan İşgaline Kadar Menemen ya da Tarhaniyat Tarihi – Sergi Yayınevi -1998.

Taylan Köken

23 Eylül 2013 Pazartesi

Karaorman Kalıntıları / İZMİR / AİOLİS / Menemen –Karaorman Köyü

Karaorman’ın Yeri: Kalıntılar, İzmir İli Menemen İlçesi Karaorman Köyünün batısında Yamanlar Dağının kuzeyinde kalır.
Karaorman Köyü Uydu Görüntü 
Karaorman Köyünün adı ve kalıntı bilgileri: Karaorman Köyü, Çaltı ve Alaniçi Köylerinin Yamanlar Dağına doğru yükseğinde kalır. 1950’li yıllarda resmiyet kazanmıştır. Köy uzun yıllar Yörüklerin yaylası olarak kullanılmıştır. Karaorman Köyünde Çakal Yörükleri ile Sancaklı Yörükleri ikamet etmektedir.
Köyün 1km batısında bulunan küçük bir gölün çevresinde Çıtlak Mevkiinde Geç Roma-Erken Bizans Döneminden kalma harabeler bulunmaktadır.  

Kaynakça: Prof .Dr. Ersin Doğer – İlk İskânlardan Yunan İşgaline Kadar Menemen ya da Tarhaniyat Tarihi – Sergi Yayınevi -1998.

Taylan Köken

22 Eylül 2013 Pazar

Hasanlar Kalıntıları / İZMİR / AİOLİS / Menemen –Hasanlar Köyü

Hasanlar’ın Yeri: Hasanlar, İzmir İli Menemen İlçesinin kuzeydoğusunda Haykıran Görece Köyleri arasındadır.
Hasanlar Köyü Uydu Görüntüsü
Hasanlar Köyünün Adı ve Kalıntı Bilgileri: Hasanlar kayıtlarda ilk olarak 1571 yılındaki Tahrir Defterlerinde İğnedere Köyünün mezrası olarak görülmektedir. Hasanlar Temnos Antik Kenti'nin güneybatı tarafında bir vadide kurulu iken 1971 yılında Gediz kıyısına inmiştir.
Eski Hasanlar Temnos’a bağlı küçük bir Bizans Yerleşimi olarak var olmuştur. Eski köyün yakınında Çınkırak Tarlası ve Hamamderesi Mevkilerinde Bizans Dönemi köy iskânları kalıntıları vardır. Bunun haricinde Menemen-Turgutlar tarihi yolunun yanında Kilise Mevkiinde manastır kalıntısı (MS.13.Yüzyıl) ve Bucak Çeşmesi yakınında harabeler bulunmaktadır.  

Kaynakça: Prof .Dr. Ersin Doğer – İlk İskânlardan Yunan İşgaline Kadar Menemen ya da Tarhaniyat Tarihi – Sergi Yayınevi -1998.

Taylan Köken

21 Eylül 2013 Cumartesi

Alaniçi Kalıntıları / İZMİR / AİOLİS / Menemen- Alaniçi Köyü

Alaniçi Kalıntıların Yeri: Kalıntılar İzmir İli Menemen İlçesi Alaniçi Köyünün etrafına dağılmıştır.
Alaniçi Köyü Uydu Görüntü
Alaniçi Köyü ve Kalıntıları Bilgileri: Menemen’in yeni köylerinden biri olmasına rağmen köyün içinde ve etrafındaki kalıntılar dikkat çekicidir. Yörük kökenli bir köydür. Bu köyde iskan edilen Yörükler daha önceleri Yaylatepe’de iskan etmişlerdir.
Burada yapılan araştırma Yaylatepe’de Türk Dönemi yerleşimin haricinde Orta Bizans Dönemine (MS.600-900) ait antik harabeler tespit edilmiştir.
Köy içindeki bir yatık bir kaya üzerinde hayli silik durumda Hellence yazıt bulunmaktadır. Bu köyün eski dönemlerde iskan gördüğünün kanıtı olarak nitelenmektedir. Yine köyün hemen doğusunda bulunan Çimendere Mevkiinde Geç Roma-Erken Bizans Döneminden kalma kalıntılar buranın da iskan edildiğinin kanıtıdır.    

Kaynakça: Prof .Dr. Ersin Doğer – İlk İskânlardan Yunan İşgaline Kadar Menemen ya da Tarhaniyat Tarihi – Sergi Yayınevi -1998.

Taylan Köken

20 Eylül 2013 Cuma

Süleymanlı Kalıntıları / İZMİR / AİOLİS / Menemen –Süleymanlı Köyü

Süleymanlı’nın Yeri: Kalıntılar, İzmir İli Menemen İlçesi Süleymanlı Köyünün yakınlarındadır. Süleymanlı Gediz (Antik Hermos) ırmağının üzerinde kurulan regülatörün kuzeyindedir.
Süleymanlı Köyü Uydu Görüntü
Süleymanlı Köyünün Adı ve Kalıntı Bilgileri: Süleymanlı Köyünün adına 1575 yılında rastlanmaktadır. Ama başka iddialara göre köyün kuruluşu Saruhan Beyliği Dönemine (14.yüzyıl) gitmektedir. Bazı vakıf belgelerinde köyün adı Selmanlı olarak geçmektedir. Köyün muhtemel kurucuları Danışmendli Türkmeni olan Süleymanlı cemaatidir. Bu cemaatin diğer adı ise Selmanlı’dır.
Sülemanlı Köylüleri ise kuruluşlarını şu hikayeye bağlamaktadırlar. Bölgedeki en eski köy İğnedere Köyüdür. Bu köyün kurucusu İğne Bey’dir. (Doğrusu Eğnesi veya Eğne Bey) iğne Bey’in üç çocuğu yakın köyleri kurmuştur. Oğullarından Hasan Bey Hasanlar Köyünü, Gür Bey Gürece Köyünü (Görece) ve Süleyman Bey ise Süleymanlı Köyünü kurar.
Süleymanlı Köyünün Gediz kenarında tarla açmak için tesviye edilen Gemitepesi adındaki tepenin Erken Tunç Çağı’nda (MÖ.3200-2000) iskân edildiği ortaya çıkan çanak çömlek parçalarından anlaşılmıştır. Köye yakın konumda Ören Şehri denilen harabeler yakında bulunan Temnos Antik Şehri ile bağlantılı Roma Dönemi küçük bir yerleşimdir. Son olarak köyün batısında yer alan ve kuzeyden Gediz Irmağını gözleyen Yarentepe üzerinde Yaren Dede yatırının olduğunu inanmaktadırlar. Bu tepe üzerinde boğazı gözleyen ufak bir gözetleme kulesi kalıntıları vardır.   

Kaynakça: Prof .Dr. Ersin Doğer – İlk İskânlardan Yunan İşgaline Kadar Menemen ya da Tarhaniyat Tarihi – Sergi Yayınevi -1998.

Taylan Köken

19 Eylül 2013 Perşembe

İğnedere Kalıntıları / İZMİR / AİOLİS / Menemen –İğnedere Köyü

İğnedere Kalıntılarının Yeri: İzmir İli Menemen İlçesi İğnedere Köyü merkezinde Osmanlı Döneminden kalma kalıntılar vardır.
İğnedere Köyü Uydu Görüntü
İğnedere Adı ve Kalıntılar: Tarih boyunca Dere, İğnedere, Eğnebeğü Deresi, Eynesi Dere ve İne Deresi adlarıyla anılmıştır. 1531 yılı Tahrir Defterlerinde adı geçmektedir. İğnedere Köyü halkı Yörük cemaatindendir. Köyün muhtemel kurucuları İnebeğler, İnebeğli, İnesi, İnesili adlarını taşıyan Yörükler tarafından kurulmuş olmalıdır.
İğnedere Köyü kalıntılarıyla ilgili bilgileri değerli hocamız Sayın Ersin Doğer’in Menemen Tarihi kitabından aktarıyoruz. Verilen bilgilere göre;
Osmanlı Döneminden kalma tek tonozlu kemerli köprü, İğnedere Cami ve çeşme kitabeleri günümüze kadar ulaşmıştır.
.        
Kaynakça: Prof.Dr. Ersin Doğer –Menemen Tarihi- Sergi Yayınevi -1998.

Taylan Köken

18 Eylül 2013 Çarşamba

Kumtepe (Sakaltepe) Höyük / İZMİR / AİOLİS / Menemen- Yahşelli Köyü

Kumtepe Höyüğün Yeri: Höyük İzmir İli Menemen İlçesine yakın konumdaki Yahşelli Köyü sınırlarındadır. Höyük, Gediz (Hermos) Irmağının oluşturduğu Manisa Boğazına hakim konumda, demiryolunun yanındadır.
Kumtepe Höyük Uydu Görüntü
Kumtepe Höyük Panoramik Görüntü
Kumtepe Höyük Panoramik Görüntü
Kumtepe Höyük Panoramik Görüntü
Kumtepe Höyük Yüzey Araştırmaları Sonuçları: Menemen ve çevresinde yapılan araştırmalara göre Geç Kalkolitik ve Erken Tunç Çağlarına tarihlenen beş adet eski yerleşim yeri tespit edilebilmiştir. Bu yerleşimleri arasında Yahşelli Köyündeki Kumtepe Höyük 1985 yılında Sayın Prof. Dr. Recep Meriç tarafından Manisa İzmir Yüzey Araştırmaları kapsamında araştırılmıştır.
Sayın Prof.Dr Ersin Doğer ise değerli kitabı Menemen Tarihinde Kumtepe’nin 1/25000 ölçekli bölge haritalarında Sakaltepe olarak anıldığını belirtmektedir.
Höyük Prof.Dr. Recep Meriç tarafından 1984 yılında ziyaret edilmiştir. Bu alçak tepe üzerinde MÖ.2000’li yıllardan kalma keramik parçaları tespit edilmiştir. Özellikle Myken tarzında üretilmiş iki kap parçası dikkat çekicidir. Yerleşimin Arkaik, Klasik, Helenistik ve Roma Döneminde iskân edildiği tespit edilmiştir.    
Kumtepe Höyük
Kumtepe Höyük
Kumtepe Höyük
Kumtepe Höyük
Kumtepe Höyük
Tahribat: 4.000 yıllık Kumtepe Höyüğü resimlerinde tahribatın izlerini göreceksiniz. 26 Eylül 2013 yılında höyüğe yapmış olduğum ziyarette yanıma gelen üniversite öğrencisi genç bir arkadaşın vermiş olduğu bilgiler tüylerimi diken diken etmiştir. Höyüğün doğu ve batı yamaçlarında çiftlik kurulmuştur. Güney yamacı demiryolu ile kesilmiş, höyüğün tamamında tarım faaliyetleri net bir biçimde görülmektedir. Ayrıca bu höyük sürekli olarak buraya gelen defineciler tarafından kazılmıştır. Höyüğe verilen en büyük zarar ise resimlerde açıkça görülen batı yamacındaki çiftlik duvarıdır. Bu duvar yapılırken höyüğün temelinde duvar kalıntıları görülmüş, fakat hiç bir önlem almadan üzerine bugünkü beton duvar örülmüştür.

Kaynakça: Prof.Dr. Recep Meriç –Manisa İzmir Yüzey Araştırmaları -3. Araştırma Sonuçları Toplantısı -1985 / Prof.Dr. Ersin Doğer –Menemen Tarihi- Sergi Yayınevi -1998 / www.tayproject.org

Taylan Köken

17 Eylül 2013 Salı

Bozalan Kalıntıları / İZMİR / AİOLİS / Menemen- Bozalan Köyü

Bozalan Kalıntıların Yeri: Kalıntılar İzmir İli Menemen İlçesi Bozalan Köyünde ve çevresindedir.
Bozalan Köyü Uydu Görüntü
Bozalan Köyü Adı ve Kalıntıları: Bozalan Köyü Güzelhisar Kazası’na bağlı bir köy olarak kayıtlara geçmiştir. Bölgenin ilk yerleşim yerlerinden biridir. Köyün yakınında bulunan Temnos Antik Kentinden (Görece Kale) getirilen taşlarla yapılan köy camisi 1996 yılında yıkılıp yerine yenisi yapılmıştır. Bu devşirme taşlar arasında üzerinde Helen dilinde yazılı kitabeler bulunmaktadır. Arazi Türk Döneminden önce de iskân edilmektedir. Köyün çevresindeki küçük yerleşim izleri, mezarlar bunun kanıtıdır.      

Kaynakça: Prof.Dr. Ersin Doğer –İlk İskânlardan Yunan İşgaline Kadar Menemen Ya Da Tarhaniyat Tarihi- Sergi Yayınevi -1998.

Taylan Köken

15 Eylül 2013 Pazar

Çaltı Kalıntıları / İZMİR / AİOLİS / Menemen- Çaltı Köyü

Çaltı Kalıntıların Yeri: Kalıntılar İzmir İli Menemen İlçesi Çaltı Köyünün güneybatı sınırında Alaniçi Köyü yolu üzerindedir.
Çaltı Köyü Uydu
Çaltı Adı ve Kalıntıları: Çaltı adı bölgede bulunan bir bitki türünden gelmektedir.
Kalıntılar küçük bir yerleşimin harabeleridir. Buluntular Geç Roma-Erken Bizans Döneminden (İS.500-600) Osmanlı Dönemine kadar devam etmektedir. Yüzey buluntularında bol miktarda Geç Bizans Dönemi (MS.13.yüzyıl) çanak çömlek parçaları vardır. Bu Bizans köyündeki ikili pres taşları, köyde zeytinyağı atölyesinin varlığını kanıtlamaktadır.
Bölge 14.yüzyılda Bizans hakimiyetinin sona ermesinden sonra yerleşim Saruhan Beyliği veya Erken Osmanlı Döneminde yeniden iskân edilmiş olmalıdır.    

Kaynakça: Prof.Dr. Ersin Doğer –İlk İskânlardan Yunan İşgaline Kadar Menemen Ya Da Tarhaniyat Tarihi- Sergi Yayınevi -1998.

Taylan Köken

13 Eylül 2013 Cuma

Pamukçu Kalıntıları / BALIKESİR / MYSİA / Merkez / Pamukçu Beldesi

Pamukçu Beldesinin Yeri: Balıkesir ili, Merkez ilçesi Balıkesir’e 16km uzaklıktadır. Balıkesir-İzmir Karayolunun yanındadır.
Pamukçu Kalıntıları Uydu Görüntüsü
Pamukçu Beldesinin Adı ve Tarihi: Köyün eski adı Eftalya’dır. Kasabanın etrafında Kalkolitik Döneme kadar giden buluntu yerleri bulunmaktadır.
Pamukçu Beldesi
Pamukçu Höyük Yeleri
Pamukçu Kalıntıları ve Yüzey Araştırma Sonuçları: 1987 yılında Prof.Dr. Mehmet Özdoğan tarafından Edirne ve Balıkesir Yüzey Araştırmaları kapsamında bölge araştırılmıştır. Bölge TAY ekibi tarafından 2000 yılında ziyaret edilmiş farklı kayıt edilmiştir. Biz kalıntıları Sayın Hocamızın izinden giderek aktaracağız.
i- Boyalıktepe Höyük:
Höyük Pamukçu Kasabasının 1km doğusunda yer almaktadır. 100x2mt boyutlarındadır. Son Kalkolitik(?) İlk Tunç-Orta Tunç Çağı, Antik Çağ ve Orta Çağda iskân görmüş bir höyüktür.
ii- Boyalıktepe Höyük-II:
Höyük Boyalıktepe Höyüğün kuzeyinde kalır. 100x7mt boyutlarındadır. İlk Tunç ve Son Tunç Çağı keramik buluntusu vermiştir.
iii- Boyalıktepe Mezarlığı:
Mezarlık Boyalıtepe Höyüğün 200mt batısındadır. Tahrip edilmiş olan bu mezarlık İlk Tunç Çağından kalmadır.
TAY Kayıtları: Bu iki höyük ve mezarlık alanı TAY kayıtlarında Pamukçu Höyük maddesinde birlikte yayınlanmıştır. Ayrıntılar şu şekildedir:
Pamukçu Höyük Pamukçu Kasabasının 1km doğusunda yer alır. Batısından İkizce Çayı geçmektedir. İlk olarak 1959 yılında D.H. French tarafından yüzey araştırması yapılarak incelenmiştir. Son Kalkolotik Çağ çanak çömleği ele geçmiştir. Ayrıca yerleşmede İlk ve Son Tunç Çağı malzemesi de ele geçmiştir. French bu yerleşimi Nargiz olabilceğini söylemiştir. Bu adı 1938 yılında J. Stewart tarafından koymuştur. (Fakat buraya çok yakın konumda Nergisköy Höyüktepe buluntu alanı da vardır T.K.) Höyük Bursa Koruma Kurulu tarafından II. Derece Tescilli Arkeolojik SİT Alanıdır. Her iki höyük üzerinde tarım faaliyeti yapılmaktadır.
Pamukçu Höyük
Pamukçu Höyük
Pamukçu Höyük
Pamukçu Höyük
Pamukçu Höyük
Pamukçu Höyük
iv- Pamukçu Köyiçi Yerleşimi:
Pamukçu Kasabasının içinde Antik Çağdan kalma, tamamen tahrip edilmiş yerleşim yeri tespit edilmiştir. Bu yerleşim yerinde yeni köy camisi yapılmıştır. Bu caminin temelleri kazılırken çıkarılan steller Antik Yerleşimin kanıtı olarak kabul edilmiştir.
v- Kırbağlar Mevkii Yerleşimi:
Pamukçu Kasabasının 1km güneyinde bulunan yerleşim Orta Çağ döneminden kalmadır. Yerleşim defineciler tarafından tahrip edilmektedir.
vi- Pamukçu Üyücek:
Pamukçu Kasabasının 2km Güneydoğusunda küçük bir höyüktür. Höyük buluntuları Demir Çağ(?) ve Orta Çağ dönemlerine aittir.         

Kaynakça: Prof.Dr. Mehmet Özdoğan - 6. Araştırma Sonuçları Toplantısı -1988 / www.tayproject.org

Taylan Köken

9 Eylül 2013 Pazartesi

İncirlik Kale / BALIKESİR / MYSİA / Merkez / Akarsu Köyü

Akarsu Köyünün Yeri: Akarsu Köyü, Balıkesir ili, Merkez ilçesi Balıkesir’e bağlıdır. Balıkesir-Kütahya Karayolundan köye sapılmaktadır.
İncirlik Kale Uydu Görüntüsü
Akarsu Köyü Adı ve Tarihi: Köyün çevresinde Bizans Döneminden kalma eski köy kalıntısı vardır. Bu kalıntılar İncirlik Kalesinin olduğu yere denk gelmektedir ve adı Sardunya olarak bilinmektedir. Bu addan esinlenerek köyün reisi Irvana adını koymuş. Daha sonra İkitepe ve en son da Akarsu adını almıştır. Akarsu adını köyün batısından geçen dereden aldığını sanıyorum.

İncirlik Kale ve Yüzey Araştırma Sonuçları: 1987 yılında Prof.Dr. Mehmet Özdoğan tarafından Edirne ve Balıkesir Yüzey Araştırmaları kapsamında bölge araştırılmıştır.
İncirlik Kalesi Orta Çağdan kalma bir kaledir. Taş çekilerek neredeyse yok olmuştur.
       
Kaynakça: Prof.Dr. Mehmet Özdoğan - 6. Araştırma Sonuçları Toplantısı -1988 / www.tr.wikipedia.org

Taylan Köken

6 Eylül 2013 Cuma

Perperene (Theodosiopolis) Antik Kenti-III / İZMİR / MYSİA / Bergama –Kozak –Aşağıbey Köyü

Perperene Kalıntıları: Bilge Umar Mysia Kitabında Perperene’yi dolaşmaya değecek kalıntı olmadığını belirtmesine rağmen, eğer yolunuz bu tabiat harikası bölgeye düşerse bu antik kenti dolaşmanızı tavsiye ederiz. Burayı dolaşırken ihtiyacınız olan yardım ise Aşağıbey Köylüleri tarafından gelecektir. Köyün merkezinde burayı dolaşmak istediğinizi söylerseniz, köyden yardım bulacaksınız.  
Aşağı Nekropolis Kuyu
Aşağı Nekropolis Kuyu
Aşağı Nekropolis
Aşağı Nekropolis
Aşağı Nekropolis
Aşağı Nekropolis
Aşağı Nekropolis
Aşağı Nekropolis
Aşağı Nekropolis
Aşağı Nekropolis
Aşağı Nekropolis
Aşağı Nekropolis
Aşağı Nekropolis
Aşağı Nekropolis
Aşağı Nekropolis
Aşağı Nekropolis
Aşağı Nekropolis
Ben Bilge Umar’ın kayda değer kalıntı yok demesine rağmen, kent fundalıkların arasında gizlenmiş birçok yapı kalıntısını barındırmaktadır. Kent sanki fıstık çamları bahçelerinin (tarlalarının) arasında gizlenmiştir. Perperene 1886-1889 yıllarında araştırılmış ve planları çıkarılmıştır.
Görünür yapı kalıntısı tiyatrosudur. Diğer birçok yapı kalıntısı çamların arasında, makiliklerin arasında gizlenmektedir. Bu kentimiz de kazılmak için sırasını beklemektedir. Tiyatronun haricinde, bol miktarda tapınaklarda, agora yapısında kullanıldığını sandığımız sütun tamburları, hamam kalıntısı, temel izleri, sarnıçlar, orijinal kayaya oyulmuş lahitler ilgi çekicidir. Nekropolis alanı olarak kullanılan iki alan dikkat çekicidir. Aşağı Nekropolis alanında setler üzerinde konmuş Roma Dönemi lahitleri, Yukarı Nekropolis alanında ise kayalıklar hem taş ocağı olarak kullanılmış ve uygun kayalar lahit olarak kullanılmıştır. Bu alanda da Roma Dönemi lahit mezar örnekleri görülmektedir.  
Yukarı Nekropolis
Yukarı Nekropolis
Yukarı Nekropolis
Yukarı Nekropolis
Yukarı Nekropolis
Yukarı Nekropolis
Yukarı Nekropolis
Yukarı Nekropolis
Yukarı Nekropolis
Yukarı Nekropolis
Yukarı Nekropolis
Yukarı Nekropolis
Yukarı Nekropolis
Yukarı Nekropolis
Yukarı Nekropolis
Yukarı Nekropolis
Yukarı Nekropolis
Yukarı Nekropolis
Yukarı Nekropolis
Yukarı Nekropolis
Yukarı Nekropolis
Allianoi 2004 yılı kurtarma kazılarında burada Perperene sikkesine rastlanmıştır. Bu ılıcanın bölgeyle ilgisini göstermesi açısından ilginç olduğunu düşünmekteyiz… Perperene sikkelerinin arka yüzünde bölgenin bugün de geçim kaynağı olan üzüm salkımları sembolize edilmiştir.
Yrd.Doç.Dr. Yüksel Güngör’ün öncülüğünde çıkan Bergama Belleten 14 nolu sayıda Perperene’de Kybele Tapkı Alanı olduğunu öğreniyoruz. Böyle bir alanın yukarı nekropolisde, işlenmiş kayaların üzerinde olabileceğini sanıyorum.     
Perperene Keramikleri
Perperene Keramikleri
MS.37-41 Caligula-Üzüm
MS.193-2122 Septumus-Severus
MÖ.400-300 Apollo-Üzüm
MÖ.400-300 Apollo-Üzüm
MÖ.400-300 Apollo-Üzüm
MÖ.400-300 Apollo-Üzüm
Kaynakça: Bilge Umar- Mysia- İnkılâp Kitabevi -2006 / Ahmet Yaraş -27. Cilt2 Kazı Sonuçları Toplantısı-2005 / Bergama Belleten Sayı:14 -2005 / Cemil Bülbül –MÖ.2. Binyılda Mysia Bölgesi ve Mysialılar / Ahmet Akşar –Eskiçağ Literatüründe Mysia: Coğrafya, Kentler ve Kültler -2008 / www.asiaminorcoins.com

Taylan Köken