Cami Yeri: Çanakkale İli, Ayvacık İlçesi, Kösedere Mahallesi (Köyü) köy meydanındadır. Yakınından köye adını veren Köse Dere geçmektedir. Köyün içindeki eski hamamın hemen önündedir.
Cami
Bilgileri: Kösedere Köyünde durmamızı sağlayan eski cami
restorasyonu hak eden ve sırasını bekleyen son dönem Osmanlı yapılarından
biridir. Tek minareli caminin çatısı kırma kiremittendir. Doğu duvarının çökük
olması sebebiyle içeri girilmesi tehlike arzettiğinden, uyarıcı bantlarla giriş
yasaklanmıştır. Tabi tarih ve kültür merakımız yasağı dinlemedi. İçerideki
basit ama etkileyici bir ahşap işçiliğini gördük. Tavan süslemeleri, renkler
oldukça sadeydi. Mihrabın her iki yanında kullanılan Yüksek Gerilim Ayırıcılarının
mumluk olarak kullanılması çok ilginç gelmiştir. Bu yerde genellikle sütunlar,
yarı kabartma sütunlar, denk taşları veya büyük mumluklar bulunur. Bu tür bir
kullanım hayli ilginçtir… Yine mihraptaki terazi çiziminin birkaç camide daha
olduğunu, bunun; adaleti simgelediği veya öteki dünyada sevap ve günahların
tartılacağı anlamına geldiğini de öğrenmiş oldum… Son olarak caminin kuzeybatı
tarafında kalan üstü açık mezarın caminin ve hamamın banisi olan Kösedereli
Mehmed Efendi ibn Abdullah olabileceğini düşünmekteyiz.
Cami hakkında bilgi
toplamaya çalışırken, 2018 yılında Çanakkale bölgesinde yapılan kültür
envanteri çalışmalarında Sayın Prof. Dr. Zekiye Uysal hocamızın Kösedere Köyü
Osmanlı Yapıları çalışmasına ulaştım. Bu çalışmadaki camiyle ile ilgili bazı bilgileri kısaltarak aktarıyorum:
Köy
meydanında, Köse deresinin kuzey tarafında yer alır. Cami, kuzeyden güneye
doğru eğimli bir arazi üzerindedir. Dıştan kiremitle kaplı kırma çatılı, tek
minareli bir yapıdır. Köy meydanının batı tarafına betonarmeden yeni cami
yapıldıktan sonra terk edilmiştir. 2010 yılındaki inceleme sırasında metruk
durumda bulduğumuz yapı zamanla iyice harap olmuştur. Geçen yıl, 6 Şubat
2017’de meydana gelen deprem sırasında doğu duvarının büyük bir kısmı çökmüş,
diğer duvarları çatlamıştır. Son cemaat yeri tavanının ahşap levhaları ile
revak kemerinin sıva ve ahşap çıtalarının bir kısmı da harap olmuştur. Caminin
kaba yontu ve moloz taş malzeme ve yer yer ahşap hatıl kullanılarak yığma duvar
tekniğinde yapıldığı görülmektedir. Sadece son cemaat yeri revağının destekleri
ile kadınlar mahfili ve örtü sistemi ahşaptandır. Son cemaat yeri revak
kemerlerinde bağdadî teknik uygulanmıştır.
Yapı
her kenarı farklı uzunlukta çarpık dikdörtgen plana sahiptir. Doğu cephesi
12,73m, batı cephesi 12,96 m, kuzey cephesi 15,47m, güney cephesi ise 15,72m
uzunluktadır. Son cemaat yerinin bulunduğu batı cepheyi en sona bırakmak üzere
kuzey cepheden itibaren doğu ve güney cepheye doğru bir sıralamayla caminin dış
görünümünü tanımlayabiliriz.
Minare,
kuzey cephenin doğu ucuna bitişik olarak yapılmıştır. Kare kaideli, silindirik
gövdeli ve tek şerefelidir. Yenilenmiş olan minarenin şerefe korkulukları
haraptır. Kuzey cephedeki ve batı cephedeki basit kapılardan girilen bölüntüsüz
harimin kuzey tarafında ahşap direklerin taşıdığı ahşap kadınlar mahfili yer
alır. Harimin örtüsü, ortası yükseltilmiş düz tavan biçimindedir. Harim doğu,
güney ve batı duvarlarındaki pencerelerden ışık alır. Güney duvarının ortasında
mihrap nişi, bunun sağ tarafında minber ve mihrabın sol tarafındaki köşede vaaz
kürsüsü yer almaktadır. Mihrap, yuvarlak kemerli bir nişten ibarettir.
Caminin
dış cepheleri bezemesizdir. Eski fotoğraflarında son cemaat yeri kemerlerinin
dıştan boyanmış oldukları görülmektedir. Yapıdaki bezemeler son cemaat yeri ve
harim tavanları ile içerde kıble duvarında ve mihrapta yoğunlaşmaktadır. Son
cemaat yeri tavanında gülbezek şeklinde tavan göbeği yer almaktadır. Bu tavan
göbeği çıtalarla oluşturulan kare bordür içine yine çıtalarla yapılan
gülbezekten meydana getirilmiştir.
Mihrabın
sağındaki ahşap minber dönemine uygun sade bir biçimde düzenlenmiştir. Minberin
ön köşelerine yerleştirilen sütunceler, minber kapısının basık kemerini
taşırlar. Minberin alınlık kısmında herhangi bir kitabeye rastlanmaz. Korkuluk
bölümü ahşap levhaların çakılmasıyla oluşturulmuştur. Süpürgelik kısmı, düz
ahşap çakılarak kapatılmıştır. Köşk altı açık bırakılmıştır. Köşk kısmı
baldaken tarzındadır.
Harimin
doğu, batı ve kuzey duvarlarındaki boyalar son zamanlardaki onarımları
yansıtmaktadır. Buna karşılık kıble duvarına ve mihrap nişine sıva üzerine
kalem işi tekniğinde yapılmış olan süslemeler tamir görmüş olmalarına rağmen
19. yüzyıl taşra üslubuna uygundurlar. Kıble duvarının alt kısmı pencere
başlangıcına kadar yeşil renkli modern fayanslarla kaplanmıştır.
Sarı
renk boyayla kaplanmış olan kıble duvarındaki siyah renkli yazı ve madalyonlar
siyah boyalı çizgisel çerçevelerin içine şablon kullanılarak işlenmişlerdir. Bu
çerçevelerin arasında sıralanan yıldız motifleri de şablonla yapılmışlardır.
Kösedere
Camii’nin inşa kitabesi mevcut değildir. Yapının üzerinde yer alan levhada
günümüz rakamlarıyla yazılmış 1874 tarihi görülmektedir. Kaynağını bilmediğimiz
bu tarih büyük bir ihtimalle onarımla ilgilidir. Çünkü, aşağıda hamam konusunda
yer verdiğimiz H.1261 / M.1845 tarihli vakfiyedeki bilgiler, bu tarihte caminin
mevcut olduğunu kanıtlamaktadır. Bu da caminin en azından 19. yüzyıl ilk yarısına
ait olabileceğini gösterir. Mevcut mimarisi ve bezemelerinin bazıları da 19.
yüzyıla uygun düşmektedir. Deprem kuşağındaki bir yörede kalması yüzünden
yapının birçok kez onarılmış olduğu kanısındayız. Kapı üzerindeki 1874 tarihi
gibi, revağın gerisinde harimin güneybatı köşesinin üst kısmında cephede
görünen bir taş üzerindeki‚ 1937 tarihi de onarıma işaret etmektedir. Bu tarih,
özellikle çatı seviyesinde bir onarım yapıldığını düşündürüyor.
Kaynak:
Prof. Dr. Zekiye Uysal, Çanakkale’nin Ayvacık İlçesi Kösedere Köyü’ndeki
Osmanlı Yapıları, The
Journal of Academic Social Science Studies, 2018, s.331-347.
Taylan Köken, Kasım 2021.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder